İkram edilen ince bir dilim pastaya hayır diyemeyip diyetinizi mi bozdunuz? Oysa diyetimi zaten bozdum diyerek kötü beslenmeye devam etmeyip...
İkram edilen ince bir dilim pastaya hayır diyemeyip diyetinizi mi bozdunuz? Oysa diyetimi zaten bozdum diyerek kötü beslenmeye devam etmeyip gün içinde ya da ertesi gün tüketeceğiniz besinleri ayarlayarak diyetinize devam edebilirsiniz.
Pazartesi sabahı heyecanla başlanan diyet, küçük bir dilim pastaya hayır diyemeyerek bozulur. Sonrasında “zaten bozuldu bu diyet” hissiyle daha da kötü besinler tüketilir. Ardından büyük bir pişmanlıkla, bir sonraki pazartesi için büyük sözler verilir.
Bu kısır döngü size tanıdık geldi mi? Diyetkolik.com diyetisyenlerinden Diğdem Özkahya, diyetlerin en çok hangi öğünlerde bozulduğuna ve bozulduktan sonra nasıl devam ettirmek gerektiğine dair şu tüyoları veriyor:
Diyet bir yaşam biçimi
Diyet, katı kuralları olan ve uygulaması zor bir beslenme şekli olarak algılanmak yerine düzenli ve yeterli miktarda besin tüketimini gerektiren bir alışkanlık ve yaşam biçimi olarak kabul edilmelidir. Size uygun diyeti sağlığınızı korumak için uzun vadede sürdürmek gerekiyor.
Diyeti bozdum diyerek aşırıya kaçmayın, diyetiniz bozulmadı
Uzun vadede diyet yapmak elbette katı bir listeyi her gün uygulamak anlamına gelmiyor. Diyetler en çok akşam ve gece öğünlerinde bozuluyor. Örneğin diyet planınızdaki akşam yemeğiniz bir kepçe çorba, bir porsiyon yumurtalı ıspanak yemeği, yarım kâse yoğurt ve bir dilim ekmekten oluşurken siz bir bardak sütlü kahve, bir ince dilim meyveli pasta, üç kaşık kısır ve bol miktarda yeşillik yediniz. Bu durumda diyeti zaten bozduğunuzu düşünerek daha da fazla besin tüketmeye eğilim gösterebilir ve daha büyük bir yanlışa sürüklenebilirsiniz. Diyeti bozmak, çoğu zaman nefsinize hâkim olamamaktan kaynaklanır. Daha sonra tüketiminde aşırıya kaçtığınız besinlerin miktarını dengeleyerek haftayı kurtarabilirsiniz.
Diyetim zaten bozuldu diyerek sağlıksız beslenmeye devam etmek yerine, diyetinizi sürdüreceğiniz çözümler bulmanız mümkün. Örneğin her ikisi de süt grubundan besinler olan sütlü kahve ve yoğurt birbirine denk görülebilir. Tükettiğiniz bir ince dilim pasta, bir dilim ekmek ve bir meyveye karşılık gelebilir. Bu durumda öğününüzdeki bir dilim ekmek hakkınızı doldurmuş olur ve bir meyveyi de bir sonraki gün eksilterek dengeyi sağlayabilirsiniz.
Üç kaşık kısır ise bir kepçe çorba gibi, tüketeceğiniz bir dilim ekmeğe eşdeğerdir. Yani yediğiniz kısırı çorba yerine; beraberinde tükettiğiniz bol miktardaki yeşilliği ise ıspanak yemeği yerine sayabilirsiniz. Ancak protein kaynağı olan yumurtayı tüketmemiş olmak günlük karbonhidrat, protein ve yağ dengenizi bozacağından, ara öğününüzde yumurta veya ona karşılık gelen besinlerden birini tüketebilirsiniz. Bu durumda, aslında diyetinizi bozmuş sayılmazsınız.
✎ Mutfağınızın olmazsa olmazı her ürün Karaca’da!
Pazartesi sabahı heyecanla başlanan diyet, küçük bir dilim pastaya hayır diyemeyerek bozulur. Sonrasında “zaten bozuldu bu diyet” hissiyle daha da kötü besinler tüketilir. Ardından büyük bir pişmanlıkla, bir sonraki pazartesi için büyük sözler verilir.
Bu kısır döngü size tanıdık geldi mi? Diyetkolik.com diyetisyenlerinden Diğdem Özkahya, diyetlerin en çok hangi öğünlerde bozulduğuna ve bozulduktan sonra nasıl devam ettirmek gerektiğine dair şu tüyoları veriyor:
Diyet bir yaşam biçimi
Diyet, katı kuralları olan ve uygulaması zor bir beslenme şekli olarak algılanmak yerine düzenli ve yeterli miktarda besin tüketimini gerektiren bir alışkanlık ve yaşam biçimi olarak kabul edilmelidir. Size uygun diyeti sağlığınızı korumak için uzun vadede sürdürmek gerekiyor.
Diyeti bozdum diyerek aşırıya kaçmayın, diyetiniz bozulmadı
Uzun vadede diyet yapmak elbette katı bir listeyi her gün uygulamak anlamına gelmiyor. Diyetler en çok akşam ve gece öğünlerinde bozuluyor. Örneğin diyet planınızdaki akşam yemeğiniz bir kepçe çorba, bir porsiyon yumurtalı ıspanak yemeği, yarım kâse yoğurt ve bir dilim ekmekten oluşurken siz bir bardak sütlü kahve, bir ince dilim meyveli pasta, üç kaşık kısır ve bol miktarda yeşillik yediniz. Bu durumda diyeti zaten bozduğunuzu düşünerek daha da fazla besin tüketmeye eğilim gösterebilir ve daha büyük bir yanlışa sürüklenebilirsiniz. Diyeti bozmak, çoğu zaman nefsinize hâkim olamamaktan kaynaklanır. Daha sonra tüketiminde aşırıya kaçtığınız besinlerin miktarını dengeleyerek haftayı kurtarabilirsiniz.
Diyetim zaten bozuldu diyerek sağlıksız beslenmeye devam etmek yerine, diyetinizi sürdüreceğiniz çözümler bulmanız mümkün. Örneğin her ikisi de süt grubundan besinler olan sütlü kahve ve yoğurt birbirine denk görülebilir. Tükettiğiniz bir ince dilim pasta, bir dilim ekmek ve bir meyveye karşılık gelebilir. Bu durumda öğününüzdeki bir dilim ekmek hakkınızı doldurmuş olur ve bir meyveyi de bir sonraki gün eksilterek dengeyi sağlayabilirsiniz.
Üç kaşık kısır ise bir kepçe çorba gibi, tüketeceğiniz bir dilim ekmeğe eşdeğerdir. Yani yediğiniz kısırı çorba yerine; beraberinde tükettiğiniz bol miktardaki yeşilliği ise ıspanak yemeği yerine sayabilirsiniz. Ancak protein kaynağı olan yumurtayı tüketmemiş olmak günlük karbonhidrat, protein ve yağ dengenizi bozacağından, ara öğününüzde yumurta veya ona karşılık gelen besinlerden birini tüketebilirsiniz. Bu durumda, aslında diyetinizi bozmuş sayılmazsınız.
Hiç yorum yok